Babalar Günü. Babam ve Ben.
- Gürkan Kavrazlı
- Jun 16, 2019
- 2 min read
Herkese Merhaba.
Bu benim ilk yazım olacak ve bugüne, adına özel olmasını istedim. Bu sebeple öncelikle Babamın ve daha sonra tüm babaların "Babalar Günü"nü kutlamak istiyorum.
Ayrıca, bugünü ve maziyi bana bir paylaşımı ile hatırlatan Sn. Halit Kaya kardeşime de teşekkür ediyor, babasının babalar gününü kutluyorum.
Liseden mezun olurken ailem güneyde Fethiye'nin bir köyünde ikamet ediyor, babam abim ile birlikte inşaat işleri yapıyorlardı. Mezuniyetim sonrasında büyük şehir olan İstanbul'da yalnız kalamayacağıma kanaat getirmişler ki bu sebeple yanlarına gitmemi istemişlerdi.
Bende gittim ve dediklerini yaptım. Kısa bir tatil sonrası kendileri ile birlikte sabah erkenden kalkarak babamın 72 model kapalı kasa BMC Austın ile inşaata gidiyor, giderken de öncesinde aracın arkasına kalıplık kereste ve inşaat takım taklavatını yüklüyorduk. Aklıma gelmişken paylaşmak isterim; bu günlerden yıllar öncesinde yine yıllarca yurt dışı deneyimleri olmuş ve bizden uzun süreler uzak kalmıştır babam ve bu yıllarda annemin çalışarak bizi yetiştirmesini de atlamak istemiyorum. Tüm gün inşaatta amele olarak çalışırken çırak ve çaylak oluşumdan dolayı öğlen yemeklerini de ben hazırlıyordum ( yumurtalı bol soğan kavurmamız meşhurdu ). Ancak ben inşaat işi yapmak, inşaatlarda çalışma istemiyor kendi yolumu kendim belirlemek istiyordum. Gizli gizli iş aramaya başladım. Çalışma sırasında babama kız arkadaşımla buluşacağımı söyleyerek izin alıyor oda mazeretim bu olunca seve seve izin veriyordu. Arayışlarım sırasında karşıma çıkan her işi denemeye koyuldum. Bireysel sigortacılık yapmak istedim, bir süre denedim ve bu bana göre değil dedim. Bir kaç farklı girişimden sonra kendi kendime sordum; "Turizm bölgesi olan bir yerde ne iş yapılır? Elbette turizm." dedim ve ilk karşıma çıkan bir kursa yazılarak kaçarcasına konaklamalı olan bu kursa üç ay boyunca devam ettim ve başarılıda oldum. Akabinde Marmaris'te staj, Fethiye'de iki yıldızlı bir otelde resepsiyonist, sonrasında oto kiralama ve otel müdürlüğüne kadar ilerledim. Taki yine babamın maceracı ruhunun akışına kendimizi kaptırarak İstanbul'a dönene kadar turizmde devam ettim.
Yukarıda anlattım kısmın kapladığı sürede ailemden uzakta kaldım, eve gitmediğim günlerde oldu. Babama; kız arkadaşımla buluşacağımı söyleyerek ( harçlığımı da cebime koyarak gönderirdi ) izin almalarıma, ondan habersiz iş aramalarıma, yıkayacağımı söyleyerek aldığım arabası ile kaza yaparak hasar vermeme, "içki iç ama sigara içme", "kendinden hep büyüklerle arkadaşlık et", " her iş yerinde yağcı, yalaka, ispiyoncu ve hain insanlar karşına çıkacaktır" vb. öğütlerinden ve beni çocuk yaşta çalıştırmaya başlamasından dolayı çok teşekkür ediyorum.
Kendisi anlatıyor bize; " bizim zamanımızda babamızın zamanında bacak bacak üstüne atamaz, sigara içemez, konuşamaz, bırak çocuğumuzu kucağımıza almayı onu sevdiğimizi bile söyleyemezdik. Siz çocuklarınızı sevin, onları sevdiğinizi söyleyin ve gösterin." diye...
Sen bana, bize bizi sevdiğini söylemesen de, söyleyemesende biz senin bizi sevdiğini biliyoruz babam.
Allah seni başımızdan eksik etmesin. Allah sana, annemize, tüm herkesin ebeveynlerine sağlıklı, sıhhatli, huzurlu uzun ömürler versin inşallah.
Babalar Günün kutlu olsun BABACIĞIM. SENİ SEVİYORUM.

Comments